Dijital pazarlama her geçen gün gelişiyor ve değişiyor. Yeni teknolojiler, trendler ve stratejiler ortaya çıkıyor. İşte bu hızlı değişim ve gelişim içinde, adım adım ilerlerken yolunuza rehberlik etmek istiyoruz. Dijital pazarlama terimleri ve kavramları arasında kaybolmadan, net bir şekilde anlamak ve kullanmak için bu sözlüğü oluşturduk.
A
A/B Testi: İki farklı versiyonun karşılaştırılmasıyla hangi versiyonun daha etkili olduğunu belirleme yöntemi. Genellikle e-posta kampanyaları, web sayfaları ve reklamlar için kullanılır.
Ad Exchange: Reklam verenler ve yayıncılar arasında reklam alanı alım satımının gerçekleştiği dijital pazar yeri.
Ad Fraud: Reklam dolandırıcılığı. Sahte tıklamalar veya gösterimlerle reklam bütçesinin kötüye kullanılması.
Ad Network: Birden fazla web sitesinde reklam alanlarını bir araya getiren ve bunları reklam verenlere satan ağ.
Ad Rank: Google Ads’te, reklamın sıralamasını belirleyen puan. Teklif tutarı, kalite puanı ve diğer faktörler hesaba katılır.
AdWords (Google Ads): Google'ın PPC (Pay-Per-Click) reklam platformu. Reklam verenler, anahtar kelimelere dayalı olarak reklam kampanyaları oluşturur ve kullanıcıların tıklamaları başına ödeme yapar.
Affiliate Link: Ürün veya hizmet satışına yönlendiren özel takip bağlantısı. Satışlar üzerinden komisyon kazanmak için kullanılır.
Affiliate Marketing: Üçüncü parti sitelerin, ürün veya hizmet satışları karşılığında komisyon kazandığı performansa dayalı dijital pazarlama modeli.
Algoritma: Arama motorlarının veya sosyal medya platformlarının, kullanıcıya hangi içeriğin gösterileceğini belirlemek için kullandığı kurallar dizisi.
AMP (Accelerated Mobile Pages): Mobil cihazlarda web sayfalarının hızlı yüklenmesini sağlamak için oluşturulmuş açık kaynaklı bir proje.
Attribution Model: Müşteri yolculuğunda, hangi pazarlama kanallarının veya temas noktalarının dönüşüme katkıda bulunduğunu belirlemek için kullanılan model.
Attribution Window: Belirli bir pazarlama çabasının dönüşümle ilişkilendirilebileceği süre. Genellikle 7, 14 veya 30 gün olarak ayarlanır.
B
B2B (Business to Business): İşletmeler arası ticaret. Bir işletmenin diğer işletmelere ürün veya hizmet satması durumu.
B2C (Business to Consumer): İşletmeden son tüketiciye yönelik ticaret. Bir işletmenin nihai tüketicilere ürün veya hizmet satması.
Backlink: Bir web sitesinden başka bir web sitesine verilen bağlantı. SEO açısından önemlidir.
Banner Blindness: Kullanıcıların, web sayfalarındaki banner reklamları bilinçli olarak görmezden gelme durumu.
Beacon: Fiziksel mağazalarda veya alanlarda, mobil cihazlara sinyal gönderen küçük cihazlar. Yer tabanlı pazarlama stratejileri için kullanılır.
Behavioral Data: Kullanıcıların çevrimiçi davranışlarını izleyerek elde edilen veri. Reklam hedefleme ve kişiselleştirme için kullanılır.
Behavioral Retargeting: Kullanıcıların geçmişteki davranışlarına göre hedeflenmiş reklamlar sunma yöntemi.
Behavioral Targeting: Kullanıcıların davranışlarına göre reklam hedefleme. Kullanıcıların tarayıcı geçmişi ve etkileşimleri analiz edilerek kişiselleştirilmiş reklamlar gösterilir.
Bid Management: Reklam kampanyalarında tekliflerin otomatik olarak yönetilmesini sağlayan yazılımlar.
Black Hat SEO: Arama motoru kurallarını ihlal eden ve kısa vadede hızlı sonuçlar almak için kullanılan SEO teknikleri. Risklidir ve cezalandırılma olasılığı yüksektir.
BOFU (Bottom of the Funnel): Pazarlama hunisinin alt aşaması. Müşterilerin satın almaya en yakın olduğu ve karar verme aşamasında oldukları dönem.
Bounce Rate: Ziyaretçilerin, siteye girdikten sonra başka bir sayfaya geçmeden siteyi terk etme oranı. Yüksek bounce rate, kullanıcı deneyimi veya içeriğin etkinliği konusunda sorunlara işaret edebilir.
Buyer Persona: Hedef kitleyi temsil eden yarı kurgusal karakterler. Pazarlama stratejilerini hedef kitleye daha iyi uyarlamak için kullanılır.
C
CAC (Customer Acquisition Cost): Yeni müşteri kazanmanın toplam maliyeti. Pazarlama, satış ve diğer ilgili harcamaların toplamı olarak hesaplanır.
Churn Rate: Belirli bir süre içinde abonelik veya müşteri kaybı oranı. Yüksek churn rate, müşteri memnuniyeti ve sadakati konusunda sorunlara işaret edebilir.
Click Fraud: Sahte tıklamalar yoluyla reklam bütçesinin kötüye kullanılması.
Contextual Advertising: Web sayfasının içeriğine göre hedeflenmiş reklamlar gösterme yöntemi.
Content Management System (CMS): İçerik yönetim sistemi. Web sitesi içeriklerini yönetmek ve yayınlamak için kullanılan yazılımlar. Örneğin, WordPress, Joomla.
Cookieless Tracking: Çerez kullanmadan kullanıcıları izleme ve veri toplama yöntemleri.
CPA (Cost Per Acquisition): Bir müşteriyi veya dönüşümü elde etmenin maliyeti.
CPC (Cost Per Click): Bir reklama tıklama başına maliyet.
CPI (Cost Per Impression): Bin gösterim başına maliyet.
CPM (Cost Per Mille): Bin gösterim başına maliyet. Reklam verenlerin reklamları bin kez görüntülendiğinde ödedikleri tutar.
CRM (Customer Relationship Management): Müşteri ilişkilerini yönetmek için kullanılan yazılımlar ve stratejiler. Satışları artırmak ve müşteri sadakatini sağlamak amacıyla kullanılır.
CTA (Call to Action): Kullanıcıları belirli bir eyleme yönlendiren çağrılar. Örneğin, "Şimdi Kaydol", "Daha Fazla Bilgi" gibi düğmeler veya linkler.
CTR (Click-Through Rate): Reklam veya linkin tıklanma oranı. Tıklama sayısının, gösterim sayısına bölünmesiyle elde edilir.
Customer Acquisition: Yeni müşteri kazanma süreci.
D
Data Management Platform (DMP): Çeşitli veri kaynaklarından gelen kullanıcı verilerini toplayan, organize eden ve analiz eden platform.
Data-Driven Marketing: Pazarlama kararlarının, veri analizlerine dayalı olarak alındığı yaklaşım.
Dark Social: Sosyal medya paylaşımlarının, geleneksel analiz araçları tarafından izlenemeyen kısmı. Örneğin, özel mesajlar, e-posta ile paylaşımlar.
Deep Linking: Kullanıcıları doğrudan belirli bir uygulama içi sayfaya yönlendiren linkler.
Decision Stage: Müşterilerin satın alma kararı verme aşaması.
Display Advertising: Görsel banner reklamları. Web sitelerinde, uygulamalarda veya sosyal medya platformlarında görüntülenen reklamlar.
Dönüşüm Oranı (Conversion Rate): Ziyaretçilerin, istenen eylemi gerçekleştirme oranı. Genellikle bir form doldurma, ürün satın alma veya bir hizmete kaydolma şeklinde ölçülür.
Drip Marketing: Otomatik olarak belirli bir zaman diliminde gönderilen pazarlama mesajları dizisi. E-posta pazarlamada sıkça kullanılır.
Dynamic Content: Kullanıcıların tercihleri veya davranışlarına göre değişen içerik. E-posta pazarlama ve web sitelerinde sıkça kullanılır.
Dwell Time: Bir kullanıcı arama motoru sonuç sayfasından bir sayfaya geçtikten sonra, o sayfada ne kadar süre kaldığı.
E
E-commerce: Elektronik ticaret. İnternet üzerinden ürün veya hizmet satışı.
E-posta Otomasyonu: E-posta pazarlama kampanyalarının belirli bir düzen ve otomasyon ile yönetilmesi. Hedeflenen kullanıcı segmentlerine göre kişiselleştirilmiş e-posta akışları oluşturulur.
Earnings Per Click (EPC): Her tıklamadan elde edilen gelir. Affiliate marketing kampanyalarının etkinliğini ölçmek için kullanılır.
Engagement Rate: İçerik veya kampanyaların etkileşim düzeyini ölçen metrik. Beğeniler, yorumlar, paylaşımlar ve tıklamalar dikkate alınır.
Ephemeral Content: Kısa ömürlü içerik. Snapchat ve Instagram Hikayeleri gibi, belirli bir süre sonra kaybolan içerikler.
Erişim (Reach): Bir reklamın veya içeriğin ulaşabileceği toplam kişi sayısı. Sosyal medya kampanyalarında önemli bir metriktir.
Evergreen Content: Zaman içinde geçerliliğini yitirmeyen ve sürekli trafik getiren içerik. Örneğin, "Dijital Pazarlama Nedir?" gibi genel bilgi veren yazılar.
F
First-Party Data: Bir şirketin doğrudan müşterilerinden topladığı veri. CRM verileri, web sitesi analizleri bu kapsamda değerlendirilir.
First Response Time: Bir müşteri veya potansiyel müşteri tarafından yapılan ilk talebe verilen yanıt süresi.
Freemium: Ücretsiz temel hizmetler sunan ve daha gelişmiş özellikler için ücretli sürümler sunan iş modeli. Örneğin, Spotify'ın ücretsiz ve premium sürümleri.
Frequency Capping: Aynı kullanıcının belirli bir süre içinde belirli bir reklamı kaç kez görebileceğini sınırlama yöntemi.
Full-Funnel Marketing: Potansiyel müşterilerin farkındalıktan satın almaya kadar olan tüm yolculuğunu kapsayan pazarlama stratejisi.
Funnel (Pazarlama Hunisi): Potansiyel müşterilerin, farkındalık aşamasından sadık müşteri olmaya kadar geçtiği süreç. Aşamalar genellikle farkındalık, ilgi, değerlendirme ve satın alma olarak sıralanır.
G
Geo-Targeting: Belirli bir coğrafi bölgede bulunan kullanıcılara reklam gösterme.
Geofencing: Belirli bir coğrafi alan içinde bulunan kullanıcılara hedeflenmiş reklamlar sunma tekniği.
Guest Blogging: Başka bir blogda misafir yazar olarak içerik yayımlama. SEO ve marka bilinirliğini artırmak için kullanılır.
Growth Funnel: Müşterilerin farkındalıktan sadık müşterilere dönüşene kadar geçtikleri aşamaları gösteren büyüme hunisi.
Growth Hacking: Hızlı ve etkili büyüme stratejileri geliştirmek için kullanılan yaratıcı ve analitik teknikler. Start-up'lar arasında popülerdir.
H
Header Bidding: Yayıncıların, reklam envanterlerini aynı anda birden fazla talep kaynağına sunarak en yüksek teklifi bulmalarını sağlayan programatik reklam teknolojisi.
Headless CMS: İçerik yönetim sisteminin sadece içerik depolama ve yönetiminden sorumlu olduğu, ön yüzün ayrı bir sistem tarafından yönetildiği yapı.
Heatmap: Kullanıcıların bir web sitesinde en çok etkileşimde bulunduğu alanları görsel olarak gösteren araç. Kullanıcı deneyimini optimize etmek için kullanılır.
Hreflang Tag: Arama motorlarına, belirli bir sayfanın hangi dil ve bölge için olduğunu belirten HTML etiketi.
Hyper-Targeting: Kullanıcıları çok dar ve spesifik segmentlere ayırarak hedefleme stratejisi.
Hyperlocal Marketing: Küçük ve belirli bir coğrafi alandaki kullanıcıları hedefleyen pazarlama stratejisi.
I
Impression: Bir reklamın görüntülenme sayısı. Reklamın kullanıcı tarafından kaç kez görüldüğünü belirtir.
Inbound Link: Başka bir web sitesinden gelen bağlantı. SEO açısından değerlidir ve arama motoru sıralamalarını etkileyebilir.
Inbound Pazarlama: Kullanıcıları çekmek ve onlara değerli içerik sunarak müşteri dönüşümüne yönlendirmek. Blog yazıları, sosyal medya paylaşımları ve SEO stratejileri bu kapsamda değerlendirilir.
Influencer Pazarlama: Belirli bir konuda geniş bir takipçi kitlesine sahip olan kişiler aracılığıyla ürün veya hizmet tanıtımı yapma stratejisi.
Interactive Ads: Kullanıcıların reklamla etkileşime geçmesini sağlayan reklam formatları. Örneğin, anketler veya mini oyunlar.
Interactive Content: Kullanıcıların içerikle etkileşime girmesini sağlayan içerik türleri. Quizler, anketler ve etkileşimli infografikler örnek verilebilir.
Intent Data: Kullanıcıların belirli bir ürün veya hizmeti satın alma niyetini gösteren veri.
Iteration: Bir ürün veya hizmetin sürekli olarak geliştirilmesi ve iyileştirilmesi süreci.
J
JavaScript: Web sitelerinde dinamik içerik ve etkileşimler oluşturmak için kullanılan programlama dili. Özellikle kullanıcı deneyimini artırmak için kullanılır.
Javascript SEO: Javascript ile oluşturulan içeriklerin arama motorları tarafından doğru bir şekilde taranması ve indekslenmesi için yapılan optimizasyon çalışmaları.
Joint Venture (JV): İki veya daha fazla şirketin belirli bir projede iş birliği yapması.
K
K Factor: Viral pazarlama kampanyalarında, mevcut kullanıcıların kaç yeni kullanıcı getirdiğini ölçen metrik.
Kanban: İş akışlarını ve süreçleri görselleştirmek için kullanılan bir proje yönetim metodu.
Keyword: Arama motorlarında kullanıcıların belirli bilgileri bulmak için kullandığı kelimeler veya kelime öbekleri.
Kısa URL: Uzun web adreslerini daha kısa ve paylaşılabilir hale getiren hizmet. Örneğin, Bit.ly.
Knowledge Graph: Arama motorlarının, kullanıcı sorgularına daha kapsamlı ve bağlantılı bilgiler sunmak için kullandığı veri yapısı.
Kohort: Aynı zaman diliminde benzer deneyimlere veya özelliklere sahip kullanıcı grubu.
KPI (Key Performance Indicator): Başarıyı ölçmek için kullanılan temel performans göstergeleri. Örneğin, site trafiği, dönüşüm oranları, müşteri memnuniyeti.
L
Latent Semantic Indexing (LSI): Arama motorlarının, bir sayfanın içeriğini daha iyi anlamak için kullandığı teknik. İlgili terimler ve eş anlamlıları dikkate alır.
Landing Page: Ziyaretçilerin bir reklam veya bağlantı aracılığıyla geldikleri, belirli bir eylemi gerçekleştirmeye yönlendirildikleri özel tasarlanmış sayfa.
Lead Generation: Potansiyel müşteri adayları oluşturma süreci.
Lead Nurturing: Potansiyel müşterilerin, satışa dönüşmeleri için bilgi ve ilgi düzeylerinin artırılması süreci.
Lead Scoring: Potansiyel müşterilerin değerini belirlemek için kullanılan puanlama sistemi. Satış ekibinin en umut verici lead'lere odaklanmasını sağlar.
Lifetime Value (LTV): Bir müşterinin, işletme ile olan ilişkisi süresince kazandırdığı toplam değer.
Link Building: Başka web sitelerinden kendi web sitenize bağlantılar oluşturma süreci. SEO için önemlidir.
Long-Tail Keywords: Düşük arama hacmine sahip, ancak daha spesifik ve dönüşüm oranı yüksek uzun anahtar kelimeler.
Lookalike Audience: Mevcut müşteri veya takipçi verilerine dayanarak oluşturulan, benzer özelliklere sahip yeni hedef kitle. Facebook ve diğer platformlarda kullanılır.
M
Machine Learning: Bilgisayarların, veri analiz ederek ve öğrenerek görevleri otomatikleştirdiği yapay zeka uygulaması.
Marketing Automation: Pazarlama faaliyetlerini otomatikleştiren yazılımlar. E-posta kampanyaları, sosyal medya paylaşımları ve reklam yönetimi gibi işlemler için kullanılır.
Micro-Influencer: Küçük ama bağlı bir takipçi kitlesine sahip olan ve belirli bir niş konuda etkili olan kişi.
Micro-Moments: Kullanıcıların hızlıca bilgi aradığı, bir karar verdiği veya bir işlem yaptığı kısa anlar. Mobil cihazlarda sıkça görülür.
Mikro Etkileşim: Kullanıcıların küçük ama anlamlı etkileşimlerde bulunduğu unsurlar. Buton animasyonları, yükleme ikonları gibi.
Mobile Optimization: Web sitelerinin ve içeriklerinin mobil cihazlar için optimize edilmesi.
MOFU (Middle of the Funnel): Pazarlama hunisinin orta aşaması. Müşterilerin ilgi gösterdiği ve değerlendirme sürecinde oldukları dönem.
Multi-Channel Marketing: Birden fazla kanal üzerinden yapılan pazarlama. Müşterilere hem online hem de offline kanallar aracılığıyla ulaşmayı içerir.
N
Native Advertising: Yayınlandığı platformun görünümü ve hissiyatına uyum sağlayan, doğal görünen reklamlar.
Net Promoter Score (NPS): Müşteri memnuniyetini ve sadakatini ölçen metrik. Müşterilerin, bir markayı başkalarına tavsiye etme olasılıkları üzerinden değerlendirilir.
Nudge Marketing: Kullanıcıları, küçük teşviklerle belirli bir davranışa yönlendirme stratejisi.
O
Omni-Channel Pazarlama: Müşteri deneyimini tüm kanallarda kesintisiz ve tutarlı hale getirmeyi amaçlayan pazarlama stratejisi.
Off-Page SEO: Web sitesinin dışındaki faktörlerle arama motoru sıralamalarını iyileştirme çalışmaları. Backlinkler, sosyal medya paylaşımları gibi.
On-Page SEO: Web sayfasının içeriğini ve yapısını optimize ederek arama motorlarında daha iyi sıralamalar elde etme çalışmaları.
Open Graph: Facebook ve diğer sosyal medya platformlarında paylaşılan içeriklerin, daha zengin bir görsel sunumla gösterilmesini sağlayan protokol.
Open Rate: Gönderilen e-postaların kaçının açıldığını gösteren metrik.
Opt-In: Kullanıcıların, e-posta veya diğer iletişim formlarına abone olma onayı vermesi. Kullanıcıların izni olmadan iletişim kurulmaması esasına dayanır.
Outbound Marketing: Potansiyel müşterilere doğrudan ulaşmayı amaçlayan pazarlama yöntemi. Reklamlar, e-posta pazarlama gibi.
Owned Media: Bir şirketin tamamen kontrol ettiği medya kanalları. Web sitesi, blog ve sosyal medya hesapları buna örnektir.
P
Pagerank: Google’ın bir web sitesinin önemini ve otoritesini belirlemek için kullandığı algoritma.
Persona: Hedef kitlenin ihtiyaçlarını ve davranışlarını temsil eden yarı kurgusal karakter.
Personalization: Kullanıcıların kişisel bilgileri ve davranışlarına göre içerik ve deneyimlerin özelleştirilmesi.
Predictive Analytics: Geçmiş verilerden gelecekteki eğilimleri ve sonuçları tahmin etmeye yönelik analitik yöntemler.
Programmatic Buying: Reklam alanlarının otomatik olarak satın alınmasını sağlayan teknoloji.
Programmatic Direct: Doğrudan satın alınan, ancak programatik platformlar üzerinden yönetilen reklam alanları.
Programatik Reklam: Reklam satın alma sürecini otomatikleştiren ve hedeflemeyi optimize eden teknoloji. Gerçek zamanlı teklif verme (RTB) ile çalışır.
PPC (Pay Per Click - Tıklama Başına Ödeme): Reklamverenlerin yalnızca kullanıcılar reklamlarına tıkladığında ödeme yaptığı bir sistemdir.
PQL (Product Qualified Lead): Ürünü deneyen ve belirli kullanım kriterlerine ulaşarak satın alma potansiyeli yüksek olan potansiyel müşteri.
Qualified Lead: Ürün veya hizmetle ilgili ciddi ilgi gösteren ve satın alma potansiyeli yüksek olan potansiyel müşteri.
Quality Score: Google Ads tarafından verilen, reklamların kalitesini ve alaka düzeyini belirleyen puan. Yüksek kalite puanı, daha düşük maliyetle daha iyi konumlandırma sağlar.
Query: Arama motorlarında yapılan sorgulamalar. SEO ve SEM stratejilerinde önemlidir.
R
Remarketing: Daha önce web sitesini ziyaret etmiş kullanıcılara tekrar reklam gösterme stratejisi. Dönüşüm oranlarını artırmak için kullanılır.
Responsive Design: Web sitelerinin farklı cihaz ve ekran boyutlarına uyum sağlayacak şekilde tasarlanması.
Responsive Display Ads: Google Ads'in, çeşitli cihaz ve ekran boyutlarına uyum sağlayan dinamik reklam formatı.
Retargeting: Web sitesini ziyaret eden kullanıcılara, siteyi terk ettikten sonra reklam göstermek. Bu yöntemle dönüşüm oranları artırılabilir.
Retargeting Pixel: Web sitesine yerleştirilen ve ziyaretçileri izleyen küçük kod parçacığı. Yeniden hedefleme kampanyaları için kullanılır.
ROI (Return on Investment): Yatırım Getirisi. Yapılan yatırımın ne kadar kazanç sağladığını ölçer.
S
SaaS (Software as a Service): Hizmet olarak sunulan yazılım. Kullanıcıların internet üzerinden yazılım hizmetlerine abonelik yoluyla erişmesi.
Sales Qualified Lead (SQL): Satış ekibinin iletişime geçmeye hazır bulduğu potansiyel müşteri.
Schema Markup: Arama motorlarına, web sayfalarının içeriği hakkında daha fazla bilgi veren kod. SEO stratejilerinde kullanılır.
Second-Party Data: Başka bir şirketten doğrudan alınan veri. Genellikle güvenilir ve anlaşmalı ortaklardan elde edilir.
Segmentation: Pazarlama stratejilerinin daha etkili olması için hedef kitleyi demografik, coğrafi, davranışsal ve psikografik olarak bölümlere ayırma süreci.
SEM (Search Engine Marketing): Arama motorlarında ücretli reklamlar vererek görünürlüğü artırma çalışmaları.
SEO (Search Engine Optimization): Web sitelerinin arama motorlarında daha üst sıralarda yer almasını sağlamak için yapılan optimizasyon çalışmaları.
SERP (Search Engine Results Page): Arama motoru sonuç sayfası.
Sentiment Analysis: Sosyal medya veya diğer platformlardaki kullanıcı yorumlarının, duygusal tonunu belirlemek için yapılan analiz.
Skyscraper Content: Diğer popüler içeriklerden daha uzun ve daha kapsamlı olan içerik türü. SEO ve backlink stratejilerinde kullanılır.
Social Listening: Markalar hakkında sosyal medyada yapılan konuşmaları izleme ve analiz etme.
Sosyal Kanıt (Social Proof): Başkalarının davranışlarının veya görüşlerinin, bireylerin kararlarını etkilediği kavram. İncelemeler, kullanıcı yorumları bu kapsamda değerlendirilir.
T
Tag Manager: Web sitelerinde çeşitli izleme ve analiz kodlarını yönetmek için kullanılan araç. Google Tag Manager, en yaygın kullanılanıdır.
Tahminsel Analitik (Predictive Analytics): Geçmiş verilerden gelecekteki eğilimleri ve sonuçları tahmin etmeye yönelik analitik yöntemler.
Target Audience: Pazarlama faaliyetlerinin hedeflendiği belirli demografik veya ilgi grupları.
Third-Party Data: Üçüncü taraf veri sağlayıcılarından elde edilen veri. Daha geniş kitlelere ulaşmak için kullanılır.
TOFU (Top of the Funnel): Pazarlama hunisinin üst aşaması. Müşterilerin farkındalık kazanma aşamasında olduğu ve bilgi aradığı dönem.
Tracking Pixel: Web sayfasına veya e-postaya yerleştirilen, kullanıcıların davranışlarını izleyen küçük görsel.
Trigger Email: Belirli bir kullanıcı eylemine dayalı olarak otomatik olarak gönderilen e-posta. Örneğin, alışveriş sepeti hatırlatma e-postaları.
U
User Experience (UX): Kullanıcıların bir web sitesinde veya uygulamada yaşadığı genel deneyim. İyi bir UX, kullanıcıların siteye daha uzun süre bağlı kalmasını ve dönüşüm oranlarının artmasını sağlar.
User Flow: Kullanıcıların bir web sitesinde veya uygulamada izlediği yol. Kullanıcı deneyimini optimize etmek için analiz edilir.
User-Generated Content (UGC): Kullanıcılar tarafından oluşturulan içerik. İncelemeler, yorumlar, fotoğraflar ve videolar bu kapsamdadır.
V
Viral Content: Hızla yayılan ve büyük kitlelere ulaşan içerik.
Viral Loop: Kullanıcıların, başka kullanıcıları davet ederek veya paylaşarak bir ürün veya hizmetin hızla yayılmasını sağlayan süreç.
Viral Pazarlama: Hızla yayılan ve büyük kitlelere ulaşan içerik veya kampanyalar oluşturma stratejisi. Genellikle sosyal medya platformları üzerinden gerçekleştirilir.
Visitor Intelligence: Web sitesi ziyaretçilerinin davranışlarını ve profillerini analiz eden teknoloji. Hedefli dijital pazarlama stratejileri oluşturmak için kullanılır.
Voice Search Optimization: Sesli arama sorguları için web sitesi ve içerik optimizasyonu.
W
Waterfall Model: Reklam envanteri satışında, en yüksek teklif veren reklam ağına öncelik verilen model.
Web Analytics: Web sitesi trafiğini ve kullanıcı davranışlarını analiz eden araçlar ve teknikler.
Web Scraping: İnternet üzerindeki verileri otomatik olarak toplayan ve analiz eden teknik. Veri madenciliği için kullanılır.
Webinar: İnternet üzerinden gerçekleştirilen seminer veya eğitimler.
White Hat SEO: Arama motoru kurallarına uygun olarak yapılan etik SEO teknikleri.
Whitepaper: Belirli bir konu hakkında detaylı bilgi veren resmi doküman. Genellikle B2B pazarlamada kullanılır.
Word of Mouth (WOM): Ağızdan ağıza pazarlama. Müşterilerin memnuniyetlerini ve deneyimlerini başkalarıyla paylaşarak doğal bir şekilde ürün veya hizmetin tanıtılması.
X
XML Sitemap: Arama motorlarının web sitenizdeki sayfaları daha kolay bulmasını sağlayan XML formatındaki site haritası.
Y
Yield Management: Reklam alanlarının, maksimum gelir elde etmek amacıyla dinamik olarak fiyatlandırılması ve satılması.
Z
Zero-Based Budgeting (ZBB): Her bütçe döneminde, sıfırdan başlayarak ve her gideri yeniden değerlendirerek yapılan bütçeleme yöntemi.
Zero Click Searches: Kullanıcıların arama motoru sonuç sayfasında cevabı bulduğu ve herhangi bir bağlantıya tıklamadığı aramalar.
Zero Moment of Truth (ZMOT): Kullanıcıların, bir ürünü veya hizmeti satın almadan önce çevrimiçi olarak bilgi arama ve değerlendirme süreci.
Değişim ve gelişim yolunuza rehberlik etmek istiyoruz. Dijital pazarlama her geçen gün yeni teknolojiler, trendler ve stratejilerle gelişiyor ve değişiyor. Bu sözlüğü kullanarak dijital pazarlama alanında kaybolmadan net bir şekilde ilerleyebilirsiniz.